26 Ocak 2013 Cumartesi

Yağmurlu bir gün...(Cumartesi)



Doktor gibi kaldım bir süreliğine...

Can sıkkın olunca kendine, kurtulmak için çare arar derdine! dedim. Düştüm yollara, İzmir bugün muson yağmurlarına yakalanmış gibi sırılsıklam olmuş. Konak, Alsancak, Hatay üçlüsünü bir güzel gezindim. Elimde şemsiye kulağımda kulaklık ve çevreye I'm an Englishman in NewYork tarzında geziniyorum. O kadar yabancı o kadar uzaktı ki bugün bana bu şehir anlayamadım sebebini... Daha önceden aklıma takılmış olan bir şeyi aramaya başladım öyle amaçsızca ıslanacağıma en azından bir işe yarasın ıslandığım ama oda bir işe yaramadı, gördüğüm her yere sordum, milletle şakalaştım sohbet ettim, harbiden çok ilginç geldi. İlk defa öyle tamamen yabancı ve bir daha belki hiç karşılaşmayacağım insanlarla konuşmak iyi geliyormuş.

Bütün o gezinmeye dolaşmaya rağmen ne aradığımı bulabildim ne de kendime karşı sıkıntımı giderebildim. Öyle işte ve yolda gezinirken içimden geçenler;

Ey İzmir ne oldu sana bugün, biraz hüzünlü biraz karamsarsın.
Sanki biraz da kararsızlık var içinde.
Ne yapacağını bilemez bir halde ortalıkta kalakalmış bir yavru kuş gibisin.
Hiç seninle bu kadar çok benzeşmemiştik...

2 yorum:

  1. Bugün İzmir cinnet geçirmiş doğrusu görsen buca felaket ölmüş.

    YanıtlaSil
  2. Yağmur yağmıyorken bile bile ölüm orası, yağmurda... Düşünemedi! :D

    YanıtlaSil