21 Ekim 2014 Salı

Aydınlanma!

Bazı anlar vardır. Bir an kafanızın üzerinde bir ampul yanar çizgi filmlerde olduğu gibi ya da bir cam şıngırdar yanlış bir şey yaptığınızı düşündüğünüzde... Kaynar sularda dökülebilir durumun boyutuna bağlı olarak.



Kendimle genelde dalga geçen biriyimdir, en büyük kozumda bu aralar kilomdu. Yaşım konusunda yapabileceğim pek bir şey yok o konuda okulda yalnız kalıyorum zaten. Kilomla eğlenmek benim için güzeldi taa ki az önce tartının gösterdiği sayılara kadar. 90.0 hatta biraz geçti de sonra düştü :P
Radyoda görsem, aha İmbat Fm der bir Orhan Gencebay şarkısı çalıyorsa bırakır dinlerdim ama bu tartı...


Yapı ve huy itibariyle Garfield türünden biriyimdir. Tembellik göbek adım, uyumak ta yaşam tarzım. Ne yapıp yapamayacağımı bilirim ve en kötü şeyde bir çok şeyi yapabileceğini bilip yapmamak ukalalığıdır ki bende de vardır. Sonra yazının başında dediğim gibi bir şeyler oldu, ışıklar yanıp söndü ve hayat geçiyor. Yapmak istediklerimi yapmayı o kadar çok erteliyorum ki anlatamam.. Yıllar sonra ilk defa plan yapıp ona uymayı kararlaştırdım.
Bu kararı vermemde gözlerinde tamamen bir amaç ve gerçekleştirmek istediği hayallere olan tutkusunu gördüğüm bir insan sebep oldu! Onun isteklerini başaracağına ben canı gönülden inanıyorum. Bakalım ben neler yapacağım.



İlk olarak kilolardan kurtulma kısmı geldi benim için çünkü artık malum türk kasından ben rahatsız olmaya başladım, hatta Homer  gibi sehpa olarak kullanım rahatlığı olmasına rağmen. Bir buçuk aylık bir süreç var önümde zaten sonra sınavlar  yeni yıl derken ikinci dönem Polonya'ya gitme ihtimalim var.


Kenan Doğulu'nun dediği gibi 'tutamıyorum zamanı'  ve  tutmaya çalışırken kestiği yerlerin geçmesi için ancak akışına bırakmak gerekiyor...


Işık her daim üzerinizde parıldasın... :-)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder